October 8, 2009

ve tekrar uzaklara dogru...



Ismini cok onceden duydugum Lund Universitesi'ne bugune kadar gitme sansim hic olmamisti. Isvec'in en prestijli okulu olarak bilinen Lund'un basarilarini uzaktan izlemistim bugune kadar. Guzel bir kampusu, hareketli bir sosyal atmosferi oldugu konusunda bilgim vardi. Bu yuzden cok yakinda Lund University'deki isime baslayacak olmak beni cok heyecanlandiriyor :) İskandinav geceleri, kuzey insanlari, kitaplar, kutuphaneler, yeni insanlar... Sonra, fiyordlar, Stockholm adalari, Malmo'deki gocmenler, Goteborg'daki balik restoranlari... Festivaller, filmler... Bunlarin hepsini Amerika'daki okuluma donene kadar hayatima sigdirmaya calisacagim.

Aslinda bu biraz da basini alip gitme durumu. Kendini yenileyemeyen bir sehirden kacisim belki de. Aileme yuk olmamak icin buldugum cozumlerden beni en cok tatmin edecek olani. Ya da uzaklara gitme istegimin guclendigine dair isaretler. Bilemiyorum. Fakat, sessizlik icinde calisma zamanimin geldigi kesin! Uzun zamandir siir yazamadigim da asikar! Belki bu uzaklik icimde bir yerlerde gizlendigine inandigim kelimeleri kalemime ulastirir.

Sonra ulkemi uzaklardan izlemeyi ozledim. Dokunmadan izlemeyi. Guzel bir kadini uzaktan seyreder gibi. Ortakoy sahilinden karsi kiyiyi seyreder gibi. Ankara kalesinden sehre bakar gibi...

Dusunmeyi ozledim. Tek basima kalmayi, bilmedigim sehirlerde kaybolmayi ve tabii ki elime sicak bir kahve fincani alip soguk gecede yurumeyi.... Tipki Georgetown'da yaptigim gibi.

Istanbul'a havadan bakmadan once onumde 3 gunum var. Bu zamani Isvec'li sairler hakkinda arastirma yaparak ve gidecegim sehirlerdeki yuruyus rotalarini cikartarak degerlendirecegim. O yollarda yururken benden once yuruyenlerin neler hissettigini anlamaya calismak beni o ulkenin ruhuna daha da yaklastiracaktir.

Kivanc

No comments:

Kış dönümü...

Yılların ardından… bir merhaba – uzaklarda kalan kendime de! İçtenlikle...   Yazarım belki bundan böyle. Kapattığım kapılar açılır, küfleri ...