Öncelikle, ortalığı toza dumana boğan bu sevimsiz ağlaşmalar, bana, kendi zihinlerinizde yarattığınız “vatandaş” prototipine uymadığı için bugüne kadar gözaltında kaybedilen hatta cesetleri yol kenarlarına atılan, yaşları kaç olursa olsun hayatlarında ve bedenlerinde hukuksuzluğun derin izlerini taşımak zorunda kalan insanları görmezden gelmenizi hatırlatıyor. Sizden olmayanların hukuka aykırı bir şekilde para-militer güvenlik aygıtlarının ellerinde çırpınışlarına seyirci kalacaksınız ama “Sizinkiler” gözaltına alınınca içinizdeki devrimci, koyu darbeci fena halde kolaycı ruh ayaklanacak. Öyle mi?
Başka partilere kapatma davası açılırken topu taca atma çabalarınız kendi partinize kapatma davası açılınca yerini muhafazakar bir efelenmeye bırakacak. Derin-devleti yok etmek adına taktığınız maskeler bizde, Hrant Dink soruşturmasındaki bilinçli yavaşlığınızdan, kendi çıkarlarınız için AB elitleriyle ile el altından imtiyazlı ortaklığa dünden razı oluşunuzdan, yerel düzeyde yer yer islamo-faşizme kayan söylemlerinizden, yurt içinde ve yurt dışında cemaatlerle sıkı ilişki içinde oluşunuzdan dolayı bir tiksinti yaratmayacak. Öyle mi?
yazinin tamamini okumak icin tiklayiniz
Kıvanç Özcan
23 Mart 2008
Washington DC
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
Kış dönümü...
Yılların ardından… bir merhaba – uzaklarda kalan kendime de! İçtenlikle... Yazarım belki bundan böyle. Kapattığım kapılar açılır, küfleri ...
-
Emory College'i iyi bir dereceyle bitirdikten sonra toplumla arasindaki iliskiyi cuzdanindaki paralarla birlikte yakan ve Alaska'ya ...
-
Yesterday, Beats in the Heart of Orient or in its original name Battements au coeur de l'orient played in the historical concert hall,...
-
Yiğitliğini kapatmaya üzerine örtülen gazete kağıtları yetmiyordu. Televizyondan görebildiğim biraz kan ve tozdu. Yaşadığımız cehennemi yüzü...
5 comments:
biliyor musun az az yasiyorsun icimde
oysa ki seninle guzel olmak var
ornegin raki iciyoruz, icimize bir karanfil dusuyor gibi
bir agac isliyor tikir tikir yanimizda
midemdi aklimdi su kadarcik kaliyor.
sen o karanfile egilimlisin, alip sana veriyorum iste
sen de bir baskasina veriyorsun daha guzel
o baskasi yok mu bir yanindakine veriyor
derken karanfil elden ele.
goruyorsun ya bir sevdayi buyutuyoruz seninle
sana deginiyorum, sana isiniyorum, bu o degil
bak nasil, beyaza keser gibisine yedi renk
birlesiyoruz sessizce.
-edip cansever
ah bir de kim oldugunuza yonelik bir isaret caksaniz da merak etmesem bu guzel siiri bana yollayani.
k.
aslinda bu siir, "karmakarisik" i okuyunca aklima gelip ona cevaben gonderilmisti ama bi karisiklik olmus:)
nasil karistirmisim ama :) karmakarisik adi uzerine. ama icinde az az yasadigimi bilmek de fena degil hani deyip biraz ukalalik yapabilir miyim?
yapmissin bile:p
Post a Comment