October 30, 2007

en guzel 29 ekim



29 Ekim Cumhuriyet Bayrami'nda Turkiye'nin gidisatindan duydugum kaygiyi ve her seye ragmen icimde dolasan coskuyu yuklenip yavas adimlarla Georgetown Universitesi'ndeki salona girdim. Asansorde "Benim Adim Kirmizi" yi ne kadar cok sevdigini anlatan kiza "Cevdet Bey ve Ogullari"ni da okumasini onermistim. Salona girerken birer birer akima gelmeye basladi hepsi. Gozlerini ufuk cizgisinde dinlendiren hattatlar, Osmanli'nin son donemleri, Cevdet Bey, Cumhuriyet, Kars'a dusen kar taneleri, Istanbul'un ara sokaklari, yeni hayat!

Ve yillardir bir odaya kapanip kelimelerimizi edebiyatin gokyuzune bikmadan usanmadan civileyen o adam! Onu gormeme sadece dakikalar var. Kitap okumaya calisiyorum, basaramiyorum. Oylesine heyecanliyim. Bir anda muzik basliyor. Iste yavas adimlarla, utangac gulumsemesiyle yuruyor. Yanimdan geciyor. En guzel 29 Ekim'im diyorum icimden! Ulkemden binlerce kilometre uzaktayim ama Turkiye'deyim sanki. Salondaki insanlarn gozlerindeki hayranligi anlamaya calisiyorum! O kadar buyuk ki, o kadar guzel ki.

Ve basliyor konusmaya: Edebiyat, biz ve oteki, dogu-bati, kopruler, Istanbul, Kars! Buyulenmis gibiyim. Hic bitmesin istiyorum, hic susmasin istiyorum.

Bugun benim en guzel 29 Ekim'im. Ulkemin "vurucu gucuyle, stratejik onemiyle, topuyla, tankiyla" degil, YAZARIYLA GURUR DUYUYORUM! Yasasin edebiyat, yasasin ORHAN PAMUK! Cumhuriyet Bayramimiz kutlu olsun!

No comments:

Kış dönümü...

Yılların ardından… bir merhaba – uzaklarda kalan kendime de! İçtenlikle...   Yazarım belki bundan böyle. Kapattığım kapılar açılır, küfleri ...